Fotoğraf çekmek eğlenceli ve harika bir süreç ve artık fotoğraf çekmeye başlamak hiç olmadığı kadar kolay! Tek kare bir fotoğraf için kurulması gereken karanlık odalar ve saatler süren beklemeler artık geride kaldı. Şimdi ilginizi çeken bir şeyi çekmek için sadece karar vermeniz yeterli.
Fotoğraf çekmenin önündeki teknik bariyerler azaldığı için artık nasıl iyi fotoğraf çekilebileceğine daha çok odaklandığımız bir dönemdeyiz. Yeni başlayanlar için işin karmaşıklığını hafifletecek ve harekete geçirecek 47 adet ipucu paylaşıyoruz.
Yeni başlayanların önünde bilinmez bir dünya olacağı için bu 47 ipucunu 5 alt kategoriye böldük. Aşağıdaki başlıklardan hangisinde en çok yardıma ihtiyaç duyuyorsanız orayı seçebilirsiniz. Başlangıç için ekipman sıkıntısı yaşıyorsanız Kiralık Kameracım sitesine göz atarak yeteneklerinizi parlatacak kamera ve lens ekipmanlarına göz atabilirsiniz.
- Hızlıca Başlamak İçin İpuçları
- Yaygın Fotoğraf Türleri İçin İpuçları
- Fotoğraf Ekipmanları Hakkında İpuçları
- Fotoğraf Kompozisyonu Hakkında İpuçları
- Kamera Ayarları ve Özellikleri
Hızlıca Başlamak İçin İpuçları
1. Bütün kuralları öğrenin ki sonra onları yıkabilesiniz!
Fotoğrafçılık kuralları temeldir çünkü ileri seviye fotoğrafçılık kuralları bu basit kurallar üzerine kurulur. Öncelikle bu kuralları öğrenip sonrasında onları yıkmanın yollarını arayarak yaratıcılığınızı geliştirebilirsiniz.
Öğrendikçe uygulayın – kuralların sizi kamerayı elinize almaktan caydırmasına izin vermeyin.
2. Önce pozlamayı ve netlemeyi sonra çerçeveyi halledin.
Yanlış pozlanmış ya da flu bir foto kullanılmazdır. Çerçevesi tam oturtulmamış bir fotoğraf ise kurtarılabilir. Bu yüzden önce netlemeyi ve pozlamayı hallettiğinizden emin olun. Sonra çerçevenize karar verin.
Bu kural aynı sahnede hem karanlık hem de çok parlak noktalar varken daha çok dikkat etmeniz gereken bir kuraldır.
3. Gözleri netleyin
Fotoğraflarda hep gözlere çekiliriz. Gözlerin netliği bir fotoğraf ile en doğal iletişime girme yolumuzdur.
Hangi diyafram ile çalışıyor olursanız olun gözlerin net olduğundan emin olun. Gözler net olduğu sürece sizin ve fotoğrafınıza bakanların fotografın doğru çekildiğine ikna olmaları kolay olacaktır.
4. Oldukça fazla hata yapın ki hatalarınızdan öğrenebilin
Ne kadar çok hata yaparsanız o kadar hızlı öğrenir ve fotoğrafçılık becerilerinizi geliştirebilirsiniz. Bütün profesyonel fotoğrafçılar kameranın tam olarak nasıl çalıştığını bilmeden fotoğraf çekmeye başlamışlardır.
Burada önemli olan hatalarınızdan ders çıkarabilmenizdir. Daha önce hiç denemediğiniz bir teknik ya da stil deneyin ve bu yolda hatalar yapmaya hazır olun.
5. Pozlama Üçlüsünde Kusursuzlaşın
Fotoğrafça düzgün pozlama yapabilmek üç şeyin dengesini tutturmak ile ilgilidir:
- Shutter Hızı
- Alan Derinliği
- ISO Ayarları
Otomatik ya da öncelikli modlarda fotoğraf çekmeye başlayabilirsiniz ama kontrolü tam olarak ele alabilmeniz için manuel kamera ayarlarını bilmeniz ve pozlamanızı ve görüntü kalitenizi direkt olarak etkileyen bu üç değişken ve onların arasındaki ilişkiyi anlamanız gerekir.
ISO – “Ayso” olarak telaffuz edilen bu değer International Organization for Standardization’un açılımıdır. ISO değeri, sensörünüzün (ya da filminizin) ışığa ne kadar hassas olduğunu gösterir. Karanlıkta çekim yaptığınız senaryolarda ışığı yeterli seviyede alabilmek için daha yüksek ya da daha hassas (800 ya da 1600 gibi) ISO ayarlarında olmanız gerekir. Bu değerden daha yükseklere çıkılıyorsa grain veya gürültü oluşup oluşmadığını kontrol etmek gerekir.
Açıklık (Aperture) – Lens diyaframının açıklığının miktarını belirten değerdir. Küçük numaralar büyük açıklıklar yani daha az alan derinliği, büyük numaralar küçük açıklıklar yani daha fazla alan derinliği anlamına gelir. Büyük numaralar ışığı daha az içeri alır ama görüntünüzün keskin olmasını sağlar.
Alan derinliği hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak isterseniz Alan Derinliği Nedir? makalemize bakabilirsiniz.
Shutter hızı – Kameranızın ışık ile ne kadar süre buluştuğunu anlatan değerdir. Yüksek hızlar hareketi durdurabilirken düşük hızlar daha fazla ışığı içeri alır ve hareket izlerini ve bulanıklığı da beraberinde getirir.
Shutter mekanizması hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak isterseniz Global Shutter ile Rolling Shutter arasındaki farklar nelerdir? makalemize bakabilirsiniz.
6. Her Zaman Hazır Olun!
Bir izci gibi her an bir kare çekebilmek üzere hazır olun! Birçok dijital SLR’lar çok çabuk açılırlar ve kameranızı açık tutmak çoğu zaman bataryanızı çok hızlı bitirmeyen bir durumdur.
Kameranızı yarı otomatik ya da full otomatik modlara kolay ayarlayabildiğiniz bir sisteme getirin. Çünkü çekmek isteyeceğiniz şey uçabilir, yanınızdan hızla geçebilir ya da koşabilir. Duran bir objeyi çekmek için kamera ayarlarınızı yapabilecek zamana sahip olabilirsiniz. Fakat bazen ise mükemmel bir kare çekmek için sadece 1 saniyeye sahip olursunuz.
7. Portrelerinizde özneninizin öne çıkması için açık diyafram kullanın
Öznenizin arkasını fluya düşürmek için f/2.8 ve f/5.6 arası bir değer belirleyin. Böylece arkaplandaki kafa karıştırıcı öğeleri ekarte etmeniz ve öznenizi ön plana çıkarmanız kolaylaşacaktır. Açık diyafram ile deneyler yapabilirsiniz ama öznenizin (eğer varsa 🙂 ) gözlerinin net olmasına dikkat edin.
8. Shutter hızının ile lensinizin odak uzaklığını eşleyerek bulanık fotoğrafların önüne geçin
Mesela eğer kamerayı elinizde tutarak çekerken 50mm lens kullanıyorsanız shutter hızının 1/50 ya da hızlı olmalıdır ki görüntü keskin olabilirsin. Uzun lensler daha ağırdır ve onları sabit tutmak daha zordur. Shutter hızını yükseltmeniz kamera titremelerini minimuma indirmeye yarar.
9. Düzenlerken perspektifini düzeltin ve kırpın
Kameranızın viewfinder’ından bakarken kadrajınıza karar vermeye çalışabilirsiniz ama ilk denemlerde bu konuda kusursuz olmak zordur.
Viewfinder ya da LCD’niz tam ekran editleme sisteminize göre çok küçüktür. Bu yüzden eve gelip çektiklerinize bilgisayarınızda baktığınızda bazı düzenlemeler gerektiğini fark edebilirsiniz. Post prodüksiyon aşamasında kadrajınızın perspektifini düzeltebilir veya resimdeki boşlukları kırpabilirsiniz.
10. Kamera Sarsıntılarını Azaltın
Kamera sarsıntıları fotoğrafı kullanışsız hale getirebilir. ISO değerinizi yükselterek ve diyaframı açarak daha yüksek shutter hızlarına izin verebilir ve bulanık görseller oluşmasının önüne geçebilirsiniz. Ama bu görüntünüzdeki spesifik öğeleri korumaya çalışıyorsanız geçerli bir opsiyon olmayabilir.
Kamera hareketlerini azaltmak için neler yapabileceğinizi düşünün. Kamerayı doğru bir şekilde tutmayı öğrenin.
Bir elinizle kameranın gövdesini tutarken diğeri ile lensi destekleyin. Dirseklerinizi kendi gövdenize doğru yaslayın ki destek alabileceğiniz bir şey olsun. Deklanşöre basmadan önce nefesinizi tutun. Hatta etrafta bulunan bir duvar, ağaç, ya da sert başka bir cisimden, hatta yerden bile destek almayı düşünebilirsiniz. Bazı uzun pozlama gerektiren senaryolarda ise tripod kullanımı şarttır.
11. Vizörden bakarken iki gözünüzü de açık tutun
Bu durumun birkaç avantajı var. Portrelerini çektiğiniz kişiler ile tek gözünüz ile kontakta kalabilmeniz önemli. Aksi takdirde kameranın arkasında saklanıyor olursanız kendilerini biraz güvencesiz hissedebilirler.
İkinci olarak, iki gözünüzü de açık tutmak çerçevenin dışında neler olup bittiğini, fotoğraftaki öznenizin kadraja ne zaman çıkıp gireceğini kontrol edebilmeniz açısından önemlidir. Özellikle spor, hayvan veya herhangi bir aksiyon çekiminde bu durum kritik hale gelir.
12. Pozlama Telafisini Öğrenin
Bazen öznenizi düzgünce pozlayamadığınız fotoğraflar çekeceksiniz. Belki çok parlak ya da çok karanlık olacaklar. Bunun sebebi birkaç şeyin kombinasyonu olabilir: sahnenizin hangi alanlarının pozlama için ölçüldüğü ve sahnenizdeki açık ve karanlık alanlardaki parlaklık değerinin ne kadar değişik olduğu.
Bu fotoğrafları kameraların içerisindeki dahili pozlama telafisi ile kolayca düzeltebilir ve öznenizin doğru gözükmesini sağlayabilirsiniz.
13. Sevdiğiniz Şeyi Fotoğraflayın
Sevdiğiniz şeye odaklanmak fotoğrafçılığı sizin için daha zevkli hale getirecektir. Doğa, insanlar, hayvanlar ya da tutkunuz olduğu başka konuları fotoğraflayarak başlayın.
Böylece fotoğrafçılık ile ilgili kalacaksınız ve önünüze çıkan engeller karşısında moraliniz daha az bozulacak.
14. Yansımaları Kullanın
Çoğu insanın dikkatli olmadığı durumlara eğilirseniz buralarda eşsiz fırsatlar yakalayabilirsiniz. Bunlardan biri de yansımaları kovalamaktır.
Yağmurlu günlerde, bataklıklarda, göllerde ya da yüzme havuzlarında yansımaları bulabilirsiniz. Su bunun için tek kaynak değildir. Aynaları, büyük cam pencereleri ve krom armatürleri de dikkate alabilirsiniz.
Yaygın Fotoğraf Türleri İçin İpuçları
15. Altın Saati Değerlendirin
Işıklandırma, şekilleri, dokuları, kontrastları, gölgeleri oluşturduğu için çok önemlidir. Altın saat gün doğumundan önceki ya da sonraki bir saatlik süreçtir.
Bu saatlerde gölgeler uzar ve ışık daha difüze olur. Her şey daha güzel gözükür. Işık difüze olduğu için parlak yerleri patlatmaz ve günü geri kalanında sert ışık altında olduğu gibi gölgelerdeki detayları kaybetmezsiniz.
Golden Hour Tool ya da çeşitli cep telefonu aplikasyonları ile lokasyonunuzdaki altın saatlerin izini sürebilirsiniz.
16. Çekim Alternatiflerinizi Arttırmak İçin Uygun Fiyatlı Bir Reflektör Alın
Bir reflektörünüzün olması özne üzerindeki ışığı daha iyi kontrol etmenizi sağlar. Bunun için bir kırtasiyeden uygun fiyata alabileceğiniz bir tarafı siyah bir tarafı beyaz köpük levhayı bile kullanabilirsiniz.
Bükülebilir kumaş olanlar ise fotoğraf mağazalarında mevcuttur. Siyah kısmı ışığı bloke etmenizi ve azaltmanızı sağlar. Beyaz kısmı ise gölgeleri doldurmanıza yarayabilir. Bu iki opsiyon sizi ana ışık kaynağına muhtaç kılmaz; farklı pozisyonlar ve açılar ile seçeneklerinizi arttırmış olursunuz.
Eğer sahnenizde çok fazla kontrast varsa öznenizdeki gölgeleri doldurmak için reflektör kullanın. Reflektörün öznenize uzaklığı üzerinden doldurma ışığının yoğunluğunu ayarlayabilirsiniz.
17. Havai Fişekleri Fotoğraflamak
Havai fişekleri kim sevmez? Fotoğrafta da kesinlikle en güzel sonucu veren konulardan biridir. Harika sonuçlar için ise hazırlıklı olmak gerekir. Bu adımları sırasıyla izletin:
01. Hava fişeklerin nereden patlatılacağını tahmin edin ve güzel bir nokta belirleyin. Birçok havai fişek gösterisi çok uzun sürmez. Bu yüzden gösteri başladıktan sonra yer değiştirmeniz gerekirse hava fişekleri kaçırabilirsiniz.
02. Kamerayı olabildiğince sabit tutmaya çalışın. Bir tripod ve tetikleyici kullanın ki deklanşöre basmak için kameraya dokunmak zorunda kalmayın.
03. Temiz bir görüntü için ISO değerinizi 100’e getirin. Hava fişekler çok parlaktır o yüzden f/8 ya da daha düşük değerdeki diyaframlarda çalışabilirsiniz.
04. Havai fişekler atılmadan önce deklanşöre basın. Çektiğiniz fotoğrafı gözden geçirin ve çerçevenizi ya da gerekiyorsa diyaframınızı yeniden gözden geçirin ve bir diğer patlama için hazırlanın.
18. Portre Fotroğrafçılığı Hakkında İpuçları
Eğer yeni başlıyorsanız stüdyonuz ya da pahalı ışık ekipmanlarınız olmayabilir. Bu durumda yapabileceğiniz en iyi şey pencereden gelen ışığı kullanmak olmalıdır. Odanızdaki tüm ışıkları söndürün ve perdeleri olan bir pencerenin yanına geçin ki ışığı dağıtmak için seçeneğiniz olsun.
Tüm ışıkları söndürün derken kameranızdaki flash’ı da kastediyoruz. Gözleri netlediğinizden ve öznenizin rahat olduğundan emin olun ve deklanşöre basın!
19. Hayvan Fotoğrafçılığı İpuçları
Hayvanların derin karakterinin fotoğraflara yansıtabilmek için her hayvanda değişik teknikler uygulamak gerekir. Köpekler özellikle sizin duygularınızı yansıtan canlılardır. Bu yüzden fotoğrafta nasıl bir ton istiyorsanız onlara öyle davranın.
Bazı hayvanlar çok aktif olabilirler. Bu yüzden kısa bir telefoto lens işinizi görebilir. Kamerayı shutter öncelikli moda alın ve 1/125 ve 1/500 değerleri arasında gezin. Son olarak insanlarda olduğu gibi hayvanlarda da gözlerin net olduğundan emin olmayı unutmayın!
20. Manzara Fotoğrafçılığı İpuçları
Manzara fotoğrafları genellikle boş mekanları ele alır. Manzara foroğraflarında çoğu kez doğayı görürüz ama aslında şehir fotoğrafları da manzara fotoğrafçılığına dahildir.
Bu görseller görenlerde anlattıkları, portreledikleri hikayeler bakımından güçlü duygular uyandırabilirler. Fakat öncelikle bu fotoğrafları çekebilmek için uygun ekipmanlara ve tekniğe sahip olmalısınız.
01. Hedeflediğiniz görüntüyü kafanızda görselleştirin. Bu, sonucu ne zaman ve nerede alacağınız konusunda karar vermenizi kolaylaştıracaktır.
02. Uygun bir lens seçin. Crop sensör kameralar için bu 10-200 mm bir telefoto lens olabilir. Kameranın görüntü sabitleyicisi varsa daha iyi olacaktır.
03. Diyaframınıza karar verin. Birçok kişi manzara fotoğraflarında her şeyin net olmasını tercih eder. Bunun için diyaframı f/16 – f/22 değerleri arasında tutun. Bu değeri özneden uzaklığınıza göre ayarlamak isteyebilirsiniz.
21. Parti Fotoğrafçılığı İpuçları
Partilerde hem eğlenip ve hem de kameranızla cebelleşmenize gerek kalmadan harika fotoğraflar çekebilirsiniz. Birçok parti iç mekanlarda ve karanlık hakimiyetindedir. Kısıtlı alana sahip mekanlarda en geniş odak uzaklığı 24mm olan geniş bir zoom lens seçerek grup fotoğrafları da çekebilirsiniz.
Kameranızın dahili flaşı görüntüyü nahoşlaştırır çoğu zaman. Bu yüzden harici bir flash kaynağına ya da tavandan ya da duvardan sektirebileceğiniz, monte edilebilir bir flaşı tercih edebilirsiniz.
22. Işıkla Boyama Nasıl Yapılır
Fotoğrafçılıkta ışıkla boyama yapmak oldukça eğlenceli ve interaktif bir süreçtir. İnsanlar çizmeye alışkın olduklarından diğer insanları dahil etmek de oldukça kolaylaşır.
Yaratıcılığa da oldukça yer veren bir stildir bu ayrıca. Kaç kişinin çizdiğine veya ışık kaynağınıza göre birçok farklı stil ortaya çıkabilir.
İşte adımları:
01. Karanlık bir oda bulun ve güneşin batmasını bekleyin. Yakınlardaki bütün ışıkları söndürün. Çizim yaparken fener gibi bir ışık kaynağına ihtiyacınız olacak.
02. Kameranızı en düşük ISO’ya getirin. 100 ya da 200 çoğunlukla kullanılan değerdir. Sonrasında diyaframınızı 2.8 – 3.5 arasında bir değere getirin. Shutter’a 5-15 saniye arası bir zamanlayıcı koyabilirsiniz. Ya da ampül fonksiyonunu kullanarak ne kadar süre çizmek istiyorsanız o kadar süre parmağınızı deklanşöre basılı tutabilirsiniz.
03. Deklanşöre basın, fenerinizi açın ve çizmeye başlayın! Çabuk hareketler de yapabilirsiniz, detaylı çizimler de. Bir kağıda çizim yaptığınızı hayal edebilirsiniz. Çıkan sonucu inceleyin ve eğer gerekiyorsa diyaframı ve shutter hızını tekrardan ayarlayın.
Birkaç düzenlemeden sonra iyice alışacak ve feneriniz ile ne isterseniz onu çizebilir olacaksınız!
Fotoğraf Ekipmanları Hakkında İpuçları
23. Öncelikle Crop Sensör bir SLR Makine ile Başlayın
Giriş seviye ve tüketici seviyesi dijital SLR’lar full frame sensörlerden daha küçük sensörlere sahiplerdir. Bu da bu kameraların daha küçük, daha hafif ve daha uygun fiyatlı olmalarını sağlar.
Buradaki alışveriş genellikle kalite ve düşük ışık performansıdır ve bu crop sensörlü makine, seçeceğiniz lenslerin odak uzaklığını da etkiler. Fakat buradaki kalite farkı o kadar da belirgin değildir. Bütçeniz kısıtlıysa crop sensörlü kameralar başlamak için oldukça uygundur.
24. Daha Fazla Yaratıcılık İçin Prime Lensleri Kullanın
Prime (sabit) lensler fotoğraflarınızı geliştirmek için birkaç şey sunar. Zoom’a sahip olmamanız kalkıp dolaşarak en uygun açıyı bulma konusundaki reflekslerinizin gelişmesini sağlar.
Prime lens kullanmak ayrıca size kadraj bilgisi de sunar, kadrajınıza neyi alıp neyi almayacağınız konusunda net kararlar vermeniz gerekecektir. Son olarak sabit lensler genellikle hızlı lenslerdir ve farklı odak uzaklıklarında farklı diyaframlara sahip değillerdir.
25. Kameranızın İçini Temizlemeye Çalışmayın
Eğer ne yaptığınızdan kesinlikle emin değilseniz kamera sensörünü ya da aynasını kendiniz temizlemeye çalışmayın. Yakınlardaki bir kiralama ofisine ya da kamera dükkanına götürün.
26. Daha Fazla Ekipman Almadan Önce Elinizdeki Tüm Ekipmanları Tam Performans İle Kullandığınızdan Emin Olun
Yeni bir fotoğrafçı olarak aslında çok fazla ekipmana ihtiyacınız olmayacak. Bilginiz ve yetenekleriniz kit lensin kapasitesini aşana kadar biraz zaman geçmesi gerekecek.
Yeni şeyler almaya ikna olmak çok kolay fakat elinizdeki ekipmanların limitlerini zorlarsanız asıl ihtiyacınız olan şeyin ne olduğunu da anlayabilirsiniz. Böylece boşa harcama yapmazsınız. Ayrıca bazen ekipman eksiklikleri yaratıcılığınızı kuvvetlendirdiğini de fark edeceksiniz.
27. Hafıza Kartları
Belki de bulabileceğiniz en yüksek hafıza kartını almak daha çekici olabilir ama bunu yerine birkaç tane daha küçük kapasiteli kart almanızı tavsiye ederiz.
Dijital depolama oldukça stabil olsa da datanızın bozulma riski her zaman vardır. Eğer yüksek hafızalı sadece bir kartınız varsa ve o da çekim sırasında bozulursa tüm fotoğraflarınızı kaybedebilirsiniz. Bunu yerine daha küçük kartlara bölerek çekimlerinizi yaparsanız bu risk azalır.
28. Megapiksel Tuzağına Düşmeyin!
Dijital kameralarda daha çok megapiksel daha iyi kalite demek değildir ve üreticiler de bu megapiksel yarışından uzaklaşmakta ve odağı kaliteye kaydırmaya çalışmaktadırlar.
Megapikseller önemli midir? Eğer büyük çıktılar alacaksanız, pankartlar posterler basacaksanız önemlidir ama yine de sadece piksellerini sayacağınıza görüntü kalitesini araştırın.
Uç bir örnek olarak 8 megapiksel bir telefon kamerasının aynı yıl çıkan 8 megapiksel bir SLR kameradan daha iyi çekiyor olması pek de olası değildir. Telefonun kamerası boyutu dolayısıyla sınırlıdır.
29. Lensi Çiziklerden Korumak İçin Bir Filtre Edinin
Çekimlerde lens kapağını sürekli takıp çıkarmak çok pratik bir durum değildir. Tüm lenslerin önüne clear ve UV lens filtresi takarak lenslerinizin darbe almasını engellemiş olursunuz. Filtrelerin ücretine baktığınızda eğer bir lensin başına bir şey gelirse oluşacak tamir veya değiştirme bedeline göre çok daha düşüktür.
Bazen bu filtreler görüntüde flare‘e sebep olabilirler o yüzden dikkatli olun. Bazı durumlarda filtreyi çıkarmak zorunda kalabilirsiniz.
Fotoğraf Kompozisyonu Hakkında İpuçları
30. Dengeli Fotoğraflar Çekmek İçin “Rule Of Thirds” kuralını kullanın
Bir çekimi çerçevelerken 9 eşit dikdörtgene bölün. Doğal bir görünüm için öznenizi dört kesişim noktasından birine koyun.
Rule Of Thirds kuralı yıkılmaz bir kural değildir fakat öznenizi ölü bir noktaya yerleştirmemek için iyi bir referans noktasıdır.
31. Daha İyi Sonuçlar İçin Perspektifinizi Değiştirin
Fotoğraflarınız hep insan gözü seviyesinden olursa sıkıcı olabilir. Yeni açılar deneyerek yeni perspektifler keşfedebilirsiniz.
Sandalye’ye çıkınya da çömelin, öznenize aşağıdan ya da yukarıdan bakıp ilginç bir açı yakalamaya çalışın. Bunu sık sık pratik ederseniz dünyayı ve özneleri yeni açılar ile görmeye daha çok hazırlıklı olursunuz ve daha ilginç fotoğraflar çekersiniz.
32. Daha Fazla Etki İçin Kadrajda Seçici Davranın
Öznenizin ne olduğuna karar verin ve kadrajın geri kalanından ne olacağına dair seçici davranın.
Bir arkadaşınızın, gün batımının, etkinliğin, spesifik bir ruh halinin ya da bir aksiyon sahnesinin fotoğrafını çekiyor olabilirsiniz. Vurguyu konunun üzerine koyun ve çerçeveye neyi ekleyeceğinizi ve neyi kaldıracağınızı gözden geçirin.
Çerçeveden fiziksel olarak bir şeyleri oynatamıyorsanız daha birçok seçeneceğiniz var: özneye olan pozisyonunuzu ya da açınızı değiştirin. İçeri ya da dışarı doğru hareket edin, zoom girin ya da çıkın. Dikkat dağıtıcı öğeleri flu’ya düşürmek için daha geniş bir diyafram kullanın. Ya da pan hareketi yaparak hareket eden özneyi net, arkaplanı fluya düşürün.
33. Dikey Çekimler İçin Kameranızı Çevirin
Kameranızı manzara çeker gibi tutmak daha doğal geldiği için dikey çevirmeyi unutabilirsiniz.
Farklı fotoğraflar için böyle bir seçeneğiniz olduğunu unutmayın!
34. Çizgileri Kullanın!
Zayıf bir kompozisyona sahip bir fotoğraf nereye bakılacağı konusunda kafa karıştıracaktır. Çizgiler, özellikle güçlü ve belirgin olanları nereye bakılacağını göstermesi açısından önemlidirler.
Perspektif olarak birbirine yaklaşan çizgiler fotoğrafa derinlik katar.
Bakanları içerisine çekerken kıvrımlı çizgiler çerçeve içerisinde dolaştırıp en sonunda ana objeye yöneltebilir.
35. Alan Derinliğine Dikkat Edin!
Kompozisyonunuza bir boyut daha katmak istiyorsanız alan derinliğini hafife almayın. Alan derinliği fotoğrafta net olan kısmın diğer bütün kısma göre oranını gösterir.
Alan derinliği diyafram açıklığının boyutuna ve özneye olan uzaklığınıza göre değişir. Açık diyafram ve özneye yaklaşmak alan derinliğini vurgular.
36. Kompozisyonu Ustalarından Öğrenin
Bir sanat galerisini ziyaret edin, online araştırmalar yapın ya da sanat kitapları üzerinden sanat dünyasını keşfedin. Fotoğraf ustalarını da unutmayın.
Sanatçılar yıllar süren tecrübelerine dayanarak kompozisyonu oluşturuyorlar ve bunları incelemek size neyi nasıl yapmak istediğiniz ( ya da istemediğiniz ) konusunda geliştirebilir.
37. Konunuza Biraz Alan Bırakın
Kompozisyonunuzu yaparken öznenizin hareket ettiği ya da yüzünü döndüğü yeri kestirin ve o tarafa ekstra boşluk bırakın. Aksi takdirde fotoğrafta öznenizin hareket edeceği bir yer kalmaz ve bu da bakan kişide doğal olmayan bir his uyandırabilir.
38. Çerçeveyi Doldurun
Çok fazla boş yer bırakır ya da çok fazla zoom out yaparsanız bu öznenizi olduğundan daha küçük gösterebilir ve önemsizleştirebilir. Bakan kişi öznenin gerçek biçimi hakkında bilgi sahibi olurken zorlanabilir.
Bunu özneye yaklaşarak ya da zoom girerek çözebilirsiniz.
39. Detayları İzole Edin
Bazen öyle sahneler karşınıza gelir ki çerçeveye sığdıramazsınız. Ne kadar geri gitseniz de ya da hangi ekipmanı kullanıyor olsanız da olmaz. Bu durumda istediğiniz fotoğrafın kırpılmış bir versiyonunu çekmeye razı olmayın.
Odaklanabileceğiniz özgün detaylara ve özelliklere bakın ve diğer her şeyi çerçevenin dışına itin. Bu yol başlamak için harika bir sahneniz yokken detayların konuyu taşımasını sağlar.
40. Bütün Kompozisyon Kurallarının Tersini Uygulayın
Bütün bu saydığımız kompozisyon kurallarının tersini yapan fakat yine de çok güzel olan fotoğraflar olacaktır.
Belki de öznenizi kenarlara koyarak bir gerilim yaratmak istiyorsunuzdur. Ya da belki de Rule of Thirds kuralını unutup öznenizi merkezdeki ölü noktaya koymak istiyorsunuz.
Kuralları bir rehber gibi kullanın ama onları kırmaktan ve deneyler yapmaktan da korkmayın.
Kamera Ayarları ve Özellikleri
41. Histogramı Okumayı Öğrenin
Birçok insan bu adımı atlıyor ama kameranızın histogramını öğrenmek için sadece 10 dakika ayırmak fotoğraflarınızda büyük farklar yaratabilir.
Histogram okumak, beyazları aşırı pozladığınız ya da düşük ışıkta yapılan çekimlerde karanlık detayları gereğinden az pozladığınız kullanılamaz fotoğraflar çekmenizi engelleyebilir.
42. RAW+JPEG çekin
Birçok SLR kamera size RAW ya da JPEG çekmenize izin verir. Bazen ikisini de. RAW dosyalar JPEG’den daha büyüktür ve pozlamanızı, beyaz dengenizi ve renklerinizi post prodüksiyonda düzenlemek istediğinizde JPEG’e oranla çok da az kalite kaybı ile düzenleme fırsatı verir.
Hem RAW ve hem JPEG çekin, eğer çektiğiniz şey zaten güzelse RAW versiyonunu silebilirsiniz.
43. Beklenmedik Kareler Yakalamak İçin Burst Modu Kullanın
Çocuklar, hayvanlar ve vahşi hayat… Ve birçok konu daha tahmin edilemez olabilir. Kameranızdaki Burst modunu kullanarak anı yakalayan fotoğraflar çekme şansınızı arttırabilirsiniz. Burst modunda siz deklanşöre parmağınızı basılı tuttuğunuz süre boyunca fotoğraf çekilir.
Burst modu grup fotoğrafları çekerken de yardımcı olabilir. Böylece kimsenin gözünü kırpmadığı fotoğrafı çekme şansınız artmış olur.
Burst moduna ek olarak doğru shutter hızına sahip olduğunuzdan da emin olun ki pozlamanızı etkilemesin.
Shutter hızları genellikle konulara göre şu şekildedir:
- Uçan bir kuş, 1/2000 sec
- Spor yapan çocuklar, 1/500 sec
- Yürüyen insanlar, 1/250 sec
- Hayvan Portreleri, 1/125 to 1/500 sec
- Atlı Karıncanın Motion Blur’unu Yakalamak İçin, ⅛ to 1/60 sec
44. En İyi Etki İçin En Doğru Çekim Modunu Kullanın
Aperture öncelikli– Genellikle A ya da Av ile gösterilir. Alan derinliği üzerinde kontrol edinmek isterseniz kullanışlıdır.
Shutter priority – S ya da Tv olarak gösterilir. Hareket eden bir şeyi konu almak istiyorsanız (vahşi yaşam, çocuklar, insanlar, araçlar) Shutter öncelikli modu kullanabilirsiniz.
Program mode – Bütünüyle otomatik moda benzer. Farklı olarak size diyafram ve shutter değerleri kombinasyonları sunar ki pozlamanız hatalı olmasın. Pozlamanızın sağlamasını yapmak istediğiniz zamanlarda kullanabilirsiniz.
45. Kameranın Dahili Flaşını Ana Işık Kullanmayın
Dahili flaşı ana ışık kaynağı olarak kullanmak çok sert gölgeler ve nahoş görüntüler yaratabilir.
Dahili flaş, sert günışığının karanlık gölgeler yarattığı durumlarda doldurma flaşı olarak kullanışlıdır. Ya da etrafta hiçbir ışık yokken (özneniz üzerinde hoş olmayan gölgeler ve parlamalar yaratacağı halde) bir şeyin fotoğrafını çekmek istiyorsanız kullanabilirsiniz.
46. Kameranızı Otomatik Modda Kullanmaktan Korkmayın
ISO ve Beyaz Dengesini otomatikte bırakın. Eğer yeni başlayan bir fotoğrafçı iseniz detaylarda boğulmadan güzel fotoğraf ihtimallerini kaçırmamanız gereklidir ki gelişebilesiniz. Bazı şeyleri otomatiğe almaktan ve diğer yetenekleriniz üzerine çalışmaktan geri kalmayın.
47. Beyaz Ayarını Doğru Yapın
Işık koşulları değiştiğinde gözlerimiz ona direkt olarak uyum sağlar. Ama dijital kamera sensörleri böyle değildir ve görüntü mavi ya da sarı gözükmesin diye beyaz ayarını yapmamız gerekir.
Renk sıcaklığı Kelvin cinsi ile ölçülür. Bu kamera ayarını birçok koşulda otomatikte bırakabilirsiniz fakat bazen kameranız kompleks ışıklandırmaları çözemez. Bu durumlarda bu ayarları manuel yapmak gerekir.