YM Cinema’da yayınlanan “Kameralar vs. Cep Telefonları” yazısı, bilindik bir tartışmayı yeni bir görselleştirme üzerinden ele alıyor. İyi okumalar dileriz!
Birazdan bu yazıda sizinle paylaşacağımız öğretici görselleştirme (visualization) cep telefonların günden güne artan gücünü gösteriyor. Görselleştirme, video kameralar ile cep telefonlarının 1951-2021 yılları arasındaki satış karşılaştırmalarını konu alıyor. Çok kısa ama aynı zamanda büyüleyici. Aşağıdan izleyebilirsiniz.
Kameralar versus Cep Telefonları
Profesyonel dünyada bu tartışmanın bir geçerliliği olmasa da (çünkü cevap tabii ki kameralar!) ilginç bir konu bu. Yukarıdaki görselleştirme, James Eagle tarafından birçok kaynaktan (Idc, CIPA Japan, Gartner ve Canalys) alınan datalardan derlenmiş. Cep telefonlarının kamera satışlarını nasıl negatif etkilediğini anlatıyor.
Söylediğimiz gibi bu tartışmanın film yapımı ve sinematografi hakkında olmadığını biliyoruz ama sonuçlar cidden ilginç. Birçok üretici point-and-shoot kameralar geliştirmeyi bırakırken cep telefonları bu hali hazırda olan point-and-shoot’ları neredeyse her açıdan yeniyor. Panasonic ve Nikon bile cep telefonları ile yarışamadıkları için kompakt dijital makinelerini üretmeyi bırakmışa benziyor.
Kamera Satışlarındaki Ani Düşüş
Bu video, Image Sensors World blog’u tarafından keşfedilmiş. Blog’daki yorumlardan biri şu: “Evet bu video ilginç; fakat arkaplandaki diğer bilgiler ile beraber değerlendirilmesi gerekiyor. Örneğin cep telefonlarını insanlar sadece fotoğraf özellikleri yüzünden satın almıyor. Y da SLR alındığında daha uzun süre kullanılıyor fakat cep telefonları 2 senede bir değiştiriliyor. ”
Başka bir yorum ise videodaki ani düşüşü dijital kameralar çıktığında filmli kameraların satışında yaşanan düşüşe benzetiyor ve “Birçok insan fotoğraf makinesi satın almak yerine telefon satın alıyor,” diyor.
İki Cent’imiz
Akıllı telefonların görüntü (video ve fotoğraf) açısından harikalar yaratabilecek çok sayıda kamera özelliğine sahip olduğu bir sır değil. iPhone 13 Pro bile ProRes yetenekleri ve ultra yüksek çözünürlüğünün yanı sıra “Sinema Modu” gibi özellikleri ile profesyonel film yapımcılarının bile aklını çelebiliyor.
Yine de cep telefonlarının bazı sınırlandırmaları var. Örneğin sensör boyutu, lensler ya da profesyonellerin ihtiyacı olabilecek diğer bazı fonksiyonlar gibi. Ama teknoloji küçük makinelere doğru akıyor demek yanlış olmaz. Mesela Sony FX3’ü düşünün. Ben FX3’ü en küçük sinema kamerası olarak kabul ediyorum. Makineleri küçültmek günümüzde Ar-Ge departmanlarının en fazla çaba harcadığı konulardan. Bakalım bundan sonrası ne gösterecek.
Kaynak: YM Cinema
Kapak Görseli: Tech Inspection
