COVID-19 dolayısıyla yeni podcast girişimleri oldukça arttı. Bu akıma 1917, Blade Runner 2049, Skyfall, and The Shawshank Redemption gibi filmlerden tanıdığımız ünlü görüntü yönetmeni Roger Deakins ve hayat arkadaşı senarist James Ellis Deakins, “Team Deakins” adını koydukları podcast ile katıldılar.
COVID-19 dolayısıyla podcast yapılma ve dinlenme miktarları oldukça arttı. Bu akıma 1917, Blade Runner 2049, Skyfall, and The Shawshank Redemption gibi filmlerden tanıdığımız ünlü görüntü yönetmeni Roger Deakins ve hayat arkadaşı senarist James Ellis Deakins, “Team Deakins” adını koydukları podcast ile katıldılar.
25 Nisan’dan bu yana her Çarşamba ve Cumartesi yeni bölüm yayınlıyorlar. Şu ana kadar yayınlanan 9 bölüm içerisinde “Mekan Seçmek, Işık Kaynakları, Kompozisyon, Filmden Dijitale, Animasyon, Lens Seçimi” gibi konular var. Bölümler arasından Lens Seçimi başlıklı olanı özellikle çok beğendik. Değinilen noktaları sizlerle paylaşıyoruz:
Hikaye için doğru lensi seçmek
RD: Anlatı biçimi çok önemli. Örneğin, hikayeye kimin perspektifinden mi bakıyoruz? Onun gözünden düşünmeliyiz. Eğer böyle bir durum varsa bize tüm dünyayı gösteren, geniş açılı lensleri kullanmamaya çalışırım.
Deakins genel olarak bir kişinin gözünden planladığı açılarda 50mm, omuz hizasında ise 35 mm kullandığını; tabii rakamların ortalama olduğunu, ARRI Signature Prime serisi ya da kameranın farklı sensör boyutlarına göre değişebileceğini de ekliyor.
İnsan gözünün odak uzaklığı 42 mm’ye mi denk geliyor?
RD: Ben bu gibi genellemelere katılmıyorum. Görme biçimimizin lens odak uzaklığına indirgenemez yanları var. Gözlerimiz sürekli olarak nesneler arasında dolaşıyor. Bir hafızası var. Hatta ben balık gözü bir perspektife sahip olduğumuzu bile iddia edebilirim size.
Zoom lens mi prime lens mi?
RD: Prime lens ile çekime karar verdiğinizde kameranın konuya uzaklığı ve etrafındaki dekor, ışık vb. bütün diğer set-up, oyuncuların bu uzaklığa alışması, bunların hepsi sabitlenmiş oluyor. Zoom lenslerdeki bu değişkenlik oyunun büyüsünü bozuyor gibi geliyor bana. Fakat bu tabii ki benim kişisel tercihim.
Deakins neden zoom lens kullanılmasını sevmediğini açıklarken ekliyor: Kameralar küçüldükçe oyuncular ile çok daha fazla yakın olabiliyoruz ve onların performansını pozitif yönde etkiliyor. Ama neredeyse kameradan daha büyük olan zoom lensler elimizden bu avantajı alıyor.
Roger Deakins, diğer insanlara kendisiyle çalışmanın nasıl bir şey olduğunu sorduklarında şu tarz cevaplar aldığını söylüyor: “Roger zoom Lens sevmez, çekimden önce uzun tartışmalar yapmayı sever, 2. ekip istemez ve asla tek sahne için ikiden fazla kamera ile çalışmayı sevmez.”
Deakins çifti kendilerinden henüz piyasayı çıkmayan sinema lenslerinin denemelerinin istendiğini anlatıyor. Lens denemeleri yapmak için en sevdikleri koşulun karanlık bir odada basit bir ampül yakmak olduğunu anlatıyorlar. Mercek parlamalarını takip etmenin, diğer lensler ile karşılaştırmanın en iyi yollarından olduğunu belirtiyorlar.
JD: Lenslerin nefes almamasına özellikle bakıyoruz. Focus değişirken yaşanan hareket insanı tamamen hikayeden kopartıyor bizde. Bazen bu şikayetlerimiz firmalara götürüyoruz. Ama onlardan, “Bazıları da bu şekilde istiyor” cevabını alıyoruz. Bu bizi epey şaşırtıyor.
Lens seçimi Storyboard’a uymak zorunda mı?
Deakins storyboard’a bağlı kalmadığını ama diğer yönetmenlerin bu şekilde çalışmayı tercih edebileceklerini söylüyor.
“Güzel görüntüye aldanmayın!”
RD: Bir lens size görsel açıdan çok tatmin edici bir kompozisyon veriyor olabilir ama sadece güzel görüntü vermeniz hatalı olur. Hikayeye olan katkısı çok daha önemli.
Bu noktada Deakins, kompozisyonu kurarken en büyük önceliğinin görüntünün gerçek olması ve insanlara film izlediğini unutturması olduğunu söylüyor.
Aynı projede farklı marka lensler kullanılır mı?
İki görüntü arasında özellikle bir fark olmasını istemiyorlarsa Deakinsler aynı proje içerisinde farklı modelde lensler ile çalışmayı çok tercih etmiyorlar. Ama örneğin Beatiful Mind’daki gibi hikayede flashbackler varsa tercih edebiliyorlar. Ama diğer lenslerle çekilen görüntülerin bambaşka bir filmdenmiş gibi gözükmemesi şartıyla.
Lens seçimi filmin hangi dönemde geçtiğine göre değişir mi?
Deakins, 1917’yi çekerken Sam Mendes ile bunu bol bol tartıştıklarını söylüyor. Eski zamanlarda da ışık, renklerin gözümüze şu ankinden farklı gözüktüğünü düşünmediğini söylüyor.
Tek bir lens ile bir film çekilir mi?
RD: Hayranı olduğumuz bazı eski kovboy filmleri böyleydi ve onların başka türlü olduğunu hayal edemiyorum.
Tek bir doğru yok!
RD: Yıllar geçtikçe algımız değiştikçe bu düşüncelerimiz değişebilir. Mesela Terrence Malick geniş açı lens ile, yakın plan kullanmadan romantik filmler çekmeyi becerebiliyor. Wes Anderson’un geniş açılı, stilize filmleri de başlı başına bir tür oluşturuyor.
Lens seçimi konusunda kendimizi nasıl geliştirebiliriz?
Lenslerin görüntüyü nasıl etkilediğini öğrenmek için en iyi şey film izlerken buna dikkat etmek. Deakins’ler en sevdiğiniz filmi tekrar izleyin, bir de nasıl lenslerle çektiklerini düşünerek bakın diyor.