“Dijital kamera tasarımı söz konusu olduğunda Ronin 4D sektöre yeni bir soluk getirdi. Bu konuda herkes hem fikir. Ancak bazı özellikleri yeterince konuşulmuyor.”
No Film School‘da yayınlanan Ronin 4D hakkındaki makaleyi sizin için çevirdik.
Yeni DJI Ronin 4D düşüncelerimizden bir türlü çıkartamadığımız bir kamera. Aslında böyle bir kameranın çıkışı hem bir sürpriz oldu hem de kaçınılmazdı. Ronin 4D bir filmin sonu değil, teknolojinin evrileceği yeni bir yolu temsil ediyor.
Ronin 4D hakkında daha fazla düşündükçe aslında bazı özellikler hakkında ilk heyecanımız ile fazla düşünmediğimizi fark ettik.
Bu yüzden bu yazıda 4D hakkında yeterince konuşulmadığını düşündüğümüz dört noktayı listeleyeceğiz. Eğer 4D’yi hatırlamıyorsanız öncelikle lansman videosu ile başlayalım.
(Shootbetter.net olarak DJI’ın bu kamerasını Mayıs ayında henüz sadece patent aşaması biliniyorken duyurmuştuk. Ronin 4D’nin ilk adımlarını bu yazıda bulabilirsiniz.)
1. Wireless Aktarıcı Sadece Monitör İle Satın Alınabiliyor
Video dünyasında uzun zaman boyunca eğer videonuzu wireless olarak aktarmak istiyorsanız monitörünüze bağlanan harici bir kutuya ihtiyaç duyuyordunuz. Birkaç yıl önce ise SmallHD ve Teradek monitöre entegre vericiler ile kablosuz iş akışını kolaylaştıran girişimlerde bulundu.
Dahili wireless alıcı ile hayat daha kolaydı. Yeni 4D ile işler daha da gelişiyor gibi gözüküyor.
4D’deki yeni wireless sistemde kendi monitörü olmayan bir wireless alıcı yok. Yani siz eğer bu görüntüyü 50″ Plazma bir ekranda göstermek istiyorsanız bile kendi 5″ ekranı olan bir wireless alıcı edinmek zorundasınız. Bu monitörün SDI ve HDMI çıkışı ve USB-C kontrolü var ama ihtiyacınız olsa da olmasa da bir monitör ile beraber geliyor.
Bu aslında havalı bir şey. Bir tane daha monitörü kim istemez değil mi? Eğer bağladığınız monitöre görüntü gitmezse bu küçük monitörü kontrol aracı olarak kullanabilirsiniz. Bu küçük ekranda görüntü varsa wireless sistemde değil kabloda problem var demektir.
Monitör ve alıcı ayrılmazlığı birkaç yıl önce oldukça yeni bir şeyken şimdi Ronin 4D evreninde zorunlu bir birliktelik haline gelmiş.
2. Zemin Sensörü İle Dikey Stabilizasyon
Bazıları 4D için “oldukça sofistike bir DJI Osmo” ifadesini kullanıyor ama aslında 4D bundan çok daha fazlası.
Osmo’yu küçümsediğimizden değil, oldukça eğlenceli ve fonksiyonlu bir cihaz ama 4D ondan daha sofistike olmak ile kalmıyor aynı zamanda daha da fazlasını vadediyor. Zemin sensörü ile dikey stabilizasyon yapma özelliğine sahip.
Bu da çektiğiniz kişiler ile beraber koşarken daha yumuşak ve temiz çekim imkanı sağlıyor. Gimbal operatörlerinin saatler boyunca prova ederek edindiği bu beceri şimdi çok daha kolay edinilebilir hale gelmiş. Gimbal kullanmanın püf noktalarından biri de adım atarken yukarı ve aşağı sapmaları en aza indirmeyi öğrenmektir. Yatay Z-axis kol ve zemin sensörü ile bu durum iyice kolaylaştırılmış.
Bu özelliğin işe yararlığı araba ve bisikletlere monte edildiğinde iyice ortaya çıkacak.
3. Kamera Harici Ekipmanlar Stabilizasyon Bozmadan Gövdeye Takılabilir
Stabilizasyonu yapılmış bir sistemden bir şeyler çıkarmak ya da eklemek problem yaratan bir durumdur.
Kameraya takılan wireless video aktarıcılar ya da ses ekipmanları, şu anda popüler olan küçük gimbal’lara takıldığında problemler yaratır. Birçok kişi post prodüksiyonda sağladığı kolaylık açısından sesin video’ya gömülü olması konusunda ısrarcıdır.
Ronin 4D ile stabilizasyona sahip kafa, portların olduğu gövdeden ayrı. Bu gövdeye direkt olarak mikserden sesi alan ses aparatını ya da timecode kutusunu kolaylıkla yerleştirebilirsiniz. Stabilizasyon ile uğraşmanıza gerek yok.
4. Çin Piyasanın En Üst Düzey Üretim Alanlarında Olmaya Başlıyor
İnternetin yazılı olmayan kurallarına göre başlıklarda hep tek sayı olmalı fakat 4D’nin şerefine biz 4 sayısını verdik. Ve bu “dördüncü” madde, muhtemelen film endüstrisinin dışında en büyük yankıları olan madde olabilir.
İş dünyasında bir klişe vardır: “Tabii ki Çin üretim yapıyor ama genelde seri üretim ve ana akım piyasayı hedefleyen üretimler yapıyor. Bu yüzden en üst kalitede üretim yapan piyasaya henüz el atamadılar.”
Genellikle bu doğrudur. Çin merkezli bir lüks araç (henüz) yoktur. Çin üst düzey işlemciler (henüz) üretemiyor. Fakat son yıllarda bu konuda Çinli üreticilerin büyük adımlar attığını görüyoruz.
Dijital sinema kameraları piyasası Amerika (RED), Almanya (Alexa) ve Japonya (Canon, Sony, Panasonic) tarafından domine ediliyor. Fakat DJI 4D ve onun 8K çözünürlüğü, entegre iş akışı, dual native ISO’su en üst düzey üretimi hedeflediğini gösteriyor. Tabii 4D aksiyon ve spor odaklı kullanılacak ama materyale baktığınızda sinema dünyasını hedeflemediğini söylemek çok zor ve her an bu alana yerleşebilir gözüküyor.
DJI’ın bu atılımları gerçekten önem teşkil ediyor. Bunlar Çin’den üst düzey sistemlere rakip olabilecek ilk atılımlar. Evet Kinefinity var ve bu kameralara sahip olan ve çok seven tanıdıklarımız var. Ama RED kameralardan çok fazla esinlendikleri için bu tam olarak da bahsettiğimiz şey değil. Kinefinity, RED’e, RED’in Alexa’ya benzediğinden çok daha fazla benziyor. Kinefinity, DJI kadar uluslararası mağaza ve onarım merkezine sahip değil. Profesyonel bir girişim için çok önemli olan detaylar bunlar.
DJI 4D ise sinema kamerası dizaynına tamamen yeni bir yaklaşım getiriyor. Honda, CVCC sayesinde Honda oldu, DJI da 4D sayesinde bu ivmeyi kazanabilir.