“Renk Yönetimi, tahmin edilebilir ve tutarlı bir renkler tanımlamak için yürütülen sürece verilen addır. Deneyimli profesyoneller bile temel renk biliminin bazı kavramlarına aşina değildir. Bu makale ile bazı anahtar teknolojileri ve sinematik ve yayın odaklı dağıtımdaki pratiklerin üzerinden geçeceğiz.”
RED 101 serisinde yer alan Renk Yönetimi makalesini sizin için çevirdik.
Giriş
Süreç hangi cihazların kullanıldığı ile başlar. Kameradan, post prodüksiyonda kullanılacak bilgisayarlara, oradan televizyon ya da projektöre kadar cihazların özellikleri bu süreç için önemlidir.
Bu iş akışına örnek vermek gerekirse bir yapımın RED EPIC ile çekilip, referans niteliğindeki monitörde renklerinin düzenlenip, bir ev tiyatrosunda gösterime sokulduğunu düşünebiliriz.
Görüntüleme zincirinde kullanılan bütün cihazların kapasitelerini ve limitlerini anlamak ve çıkışları hakkında bilgiye sahip olmak anahtar olan şeydir. Bu süreç, profillemek, kalibre etmek ve yazılımsal kontrolün kombinasyonudur.
Sinema söz konusu olduğunda limitleri koyan cihaz, projektör ya da ev tiyatrosu sistemleridir. Dolayısıyla süreç daha doğrusal ilerler ve evrenseldir.
Renk Uzayları, Color Spaces
Bir cihazın kapasitesi, renk uzayı denen şey ile ifade edilir ve görselleştirilir. Renk uzayı, tüm üretilebilir renkleri içeren üç boyutlu bir alandır. Yatay eksen satürasyonu (saturation), dikey eksen ise parlaklığı (luminance) ifade eder.
Renk uzayları, görselleştirmek kolay olsun diye %50 parlaklık değerinde iki boyutlu kesitler halinde gösterilir. Cihazlardan bağımsız olarak insanların görebileceği tüm renkleri temsil ederler.
Her projektör ve bilgisayar ekranı ana renkleri değişik oranlarda ve yoğunluklarla karıştırarak görüntüyü oluşturur.
Bu ana renkler ve ekranların tepkisi değişkendir. Bu değişkenlik cihazın ne kadar fazla renk üretebileceğini belirler. Birçok ekran üç ana renk kullandığı için bu cihazların renk uzayları genellikle üç köşeli yani üçgendir.
Cihazları Karşılaştırmak
Renk uzayları iki ya da daha fazla ekran arasında hangi renklerin ortak olarak gösterilebileceğini görmek açısından güçlü araçlardır.
Geniş bir renk uzayından küçük bir renk uzayına doğru giderken tüm renkler üretilemeyecek ve daha küçük bir uzaya hapsedilmek zorunda kalacaktır. Bu işleme “gamut mapping” denir. Bu işlem ara renkleri etkileyebilir ve renk düzenlemelerinin saçma bir şekilde satüre olmasına sebep olabilirler. Bunun ne zaman olacağını kestirebilmek için dijital sinemada en yaygın kullanılan renk uzaylarını bilmek gerekir.
ITU Rec.709: HD televizyonlardaki uluslararası standarttır. Kıyaslamalı olarak küçük bir gamut’dur ve neredeyse websitesi yayıncılığında kullanılan sRGB renk uzayı ile aynıdır.
DCI-P3: Dijital sinema projeksiyonları içindir. Renkli analog filmin gamut’una uyabilmesi için dizayn edilmiştir. Haliyle gamut’u geniştir ve Rec. 709’a kıyasla yeşiller ve kırmızılar daha fazla okunur.
Adobe RGB 1998: Öncelikle fotoğraf ve yayın dünyasında kullanılan bu renk gamutu aslında sinema ile bağlantılır. Çünkü birçok üst düzey bilgisayar ekranı neredeyse bu gamut ile gösterim yapar.
CIE XYZ: Bu cihazlardan bağımsız olan bir uzaydır. 1931’de yapılan bir araştırmayı temel alarak insan gözünün algılayabileceği tüm renkleri kapsar. Diğer renk uzayları bu uzayın alt elemanları olarak gösterilir. Yukarıda renklerle boyalı alanı temsil eder. Bu yüzden DCI-uyumlu sinema projektörleri için bir standarttır. Bütün cihazların çıkışını içerdiği için dağıtımda da kullanılır. Aynı sebepten dolayı arşivlerde de kullanılır. XYZ bazen X’Y’Z’ olarak da anılır.
Peki dijital kameralar yukarıdaki renk uzayları arasında nerede yer alır? Birçoğu oldukça geniş gamuta sahip görüntüler üretme kapasitesine sahiptir. Ama sonuçta renk düzenleme yapılırken kullanılan çalışma uzayında limitlenirler ve post prodüksiyon sırasında uygulanan satürasyon aslında kameranın sensörü ile doğrudan alakalı bir durum değildir.
Üçgen renk uzayı diyagramları, çözümleme (post prodüksiyon) ve gösterim cihazları için geçerlidir. Dijital sensöre sahip çözümleme araçları bu kadar basit bir şekilde ifade edilemez. Kameralar için renk farklılaşmaları, RAW dosyalar ve düşük gürültü ve geniş dinamik aralıklar söz konusu renk yönetimi olduğunda daha önemlidir.