Film ve dizi setlerine güç kaynağı sağlanması oldukça zahmetli ve karbon ayak izi de bir hayli yüksek bir olay. Günümüzde kabul gören ve en çok kullanılan güç kaynakları ise dizel ile çalışan jeneratörler.
Çok yakın zamanda elektrikli jeneratörler ancak dizel jeneratörlere alternatif olabilecek hatta yerlerini alabilecek kadar geliştirilebildi. Avrupa film sektöründe talep o kadar arttı ki şu an için elektrikli jeneratör eksikliği yaşanır oldu. Bu, güzel şeyler vaat eden bir haber tabii.
Peki genele bakıldığında güncel durum nedir? Bir lokasyonda set kurulurken yapımların “Unit base” yani ana, toplanma alanına ihtiyaçları olur. Bu alan genelde konteynerlerden ve araçlardan oluşur (yeme-içme aracı, saç ve makyaj bölümü, kostüm bölümü, oyuncuların karavanları vb.) Genellikle ortalama bir yapımda tüm bu alana ve sete gerekli elektriği sağlamak için bir veya iki büyük dizel jeneratör kiralanır. Bu jeneratörlerin her biri 12 saatlik kullanım için ortalama 80 litre dizel yakar ve yarım tonluk karbondioksit emisyonuna sebep olur. Yani açık bir şekilde görülüyor ki sektörde daha sürdürülebilir bir alternatife ihtiyaç var.
İngiltere temelli Green Voltage şirketinin kurucusu Avrupa film yapım marketine doğa dostu elektrikli jeneratörler sunma amacıyla yola çıkmış. Şu an için Green Voltage’ın Avrupa’da en çok kullanılan elektrikli jeneratörü ise Vancouver bazlı Portable Electric tarafından tasarlanan ve üretilen VOLTstack.
Elektrikli jeneratörlere geçmek bir yapımın karbon ayak izini %15’e kadar azaltabilir. Bu da ortalama bir yapımda karbon emisyonunun 4.8 ton azalması demek oluyor.
Yapımların karbon ayak izini azaltmanın yanı sıra elektrikli jeneratörlerin bir diğer iyi olduğu konu da sessiz çalışmaları. Geleneksel, dizelle çalışan jeneratörlerin sesi çalışırken 70 desibeli bulabiliyor. Bu yüzden genelde çekimlerde jeneratörler setin bulunduğu alandan oldukça uzakta konumlandırılıyor ki gürültü, ses alınırken sıkıntı çıkarmasın. Uzakta konumlandırılmalarının bir diğer sebebi de set çalışanlarının sağlıkları için zararlı olabilecek salınan dumanlardan korunmak. Bu da bir sürü kablo ve iş yükü demek tabii. Elektrikli jeneratörlerde gürültü, zararlı duman ve kablo işleri de elimine edilmiş oluyor. Hatta sessiz jeneratörler bazı filmlerde sahnenin bir parçası olarak kullanılmaya başlanmış bile.
Kaynak:
https://wearealbert.org/2021/10/07/electric-generators-powering-sustainable-sets/
