Canlı yayın prodüksiyonları, birçok açıdan diğer prodüksiyonlardan ayrılmaktadır. Sadece iyi görüntü almanın yetmediği, yayın süresince prodüksiyonun tüm alanlarında tam hakimiyet sağlanması gereken yayınlardır. Görev bu kadar dikkat ve emek isteyince, canlı yayın için seçilen ekipmanların da güvenilir ve kolaylaştırıcı olması gerekiyor. Peki kişisel veya küçük çaplı stüdyomuzdan, profesyonel bir yayın kalitesi almak için nasıl ekipmanlara ihtiyaç duyarız?
Bu yazıda konuğumuz olan MediaCast’ın sektördeki 23 yıllık tecrübesinden faydalanıyor olacağız ve Mediacast’tan Teknik Satış Uzmanı Barış Kılınç sorularımızı yanıtlıyor olacak.
Yazıyı okumadan önce canlı yayın prodüksiyonlarına giriş niteliğindeki bir diğer yazımıza göz atabilirsiniz.
Shootbetter.net: Kısaca Mediacast’i tanıyabilir miyiz?
Barış Kılınç / Medicast: MediaCast yayın, canlı yayın ve profesyonel ses ve video çözümlerinin önde gelen dağıtıcısı konumundadır. Türkiye dahil olmak üzere 20’den fazla ülkede hizmet vermekteyiz. Yayın, post-prodüksiyon evleri, film ve müzik stüdyoları, eğitim kurumları, sistem entegratörleri, web-streaming çözüm sağlayıcıları, canlı prodüksiyon tesisleri gibi geniş bir yelpazeye teknoloji çözümleri sunuyoruz.
Türkiye’de dağıtıcılığını yaptığımız en önemli markalardan biri Blackmagic Design. Blackmagic’in özellikle son on yıllık dönemde kamera ve canlı yayın ekipmanları üzerine çıkardığı cihazlarla sektöre yeni bir soluk getirdi. Günümüzde Pocket Cinema Camera, URSA ailesi ve Studio Camera’larla görüntü üretimi konusunda yenilikçi çözümler sunan marka, ATEM grubuyla da canlı yayın resim masalarına hem profesyonel hem de giriş seviyesinde ürünler sağlıyor. Blackmagic, 2019 yılından bu yana birçok küçük ölçekli canlı yayının güçlü ortağı haline gelen ATEM Mini cihazlarıyla da hizmet vermeyi sürdürüyor.
Shootbetter.net: Günümüzde bireysel ya da küçük çaplı canlı yayın ihtiyaçlarının arttığını gözlemleyebiliyoruz. Bunun sektördeki karşılığı nedir?
Barış Kılınç / Medicast: Son yıllarda canlı yayın video pazarı bütün unsurlarıyla devasa bir büyüme içerisinde. Bunlar için hızlıca birkaç istatistiğe göz atmamız yeterli. Techjury’nin 2020 yılında paylaştığı bilgiler ışığında video yayıncılığı pazarının 2025 itibariyle 124.6 milyar Amerikan Doları değerine ulaşılacağı tahmin ediliyor.
Bu toplam hacmin 2016 yılında 20.2 milyar dolar olduğunu göz önüne alırsak artışın hacmini daha iyi tanımlayabiliriz.
Buna bağlı olarak Think with Google’ın 2020’de paylaştığı veriler, Amerika Birleşik Devletleri’nde canlı yayın izlenme sürelerinin %250 oranında artış gösterdiği. Yine 2020’de GWI Flagship Report’a göz attığımızda ise Covid-19 sonrası dönemde yaklaşık her dört kullanıcıdan birinin daha çok yayın yapacağını beyan ettiğini söyleyebiliyoruz.
Tüm bu bilgiler ışığında canlı yayın içeriklerinin hem rakamsal hem de içerik anlamında zenginleşeceğine dair çıkarımlar yapmamız mümkün.
Shootbetter.net: Hangi içerik ve amaçlarla canlı yayınlar yapılmakta?
Barış Kılınç / Medicast: Youtube, Twitch, Twitter, Discord gibi platformlarda, aklınıza gelebilecek her konuda içerik üreticileri canlı yayın hazırlayabiliyor. Bu kimi zaman spor yorumculuğu, bir teknoloji ürünü incelemesi, ya da bazen bir podcast olabiliyor. Bunun dışında kurumların ya da yardım kuruluşlarının çalışanları veya kendi üyeleriyle iletişim kurmak için video ve canlı yayın yolunu seçtiklerini biliyoruz.
Özellikle pandemi nedeniyle eğitimin bir süreliğine çevrim içine taşınması gerekti ve Covid sonrası birçok eğitim kurumu belirli dersleri uzaktan erişimle vermeye devam etmeyi planlıyor. Elbette, yüksek öğrenim kuruluşları ve bu tip ekipmanları yayın teknolojileri derslerini anlatmak ve yayıncılık dersi vermek için de halihazırda kullanmakta.
E-oyunlar da aynı şekilde canlı yayın ihtiyacının şekillendiği sahalardan bir diğeri. Etkinlik alanında da şirket aktivitelerinin zorunlu olarak sanal ortama taşınması bu konuda yaşanan talebi arttırmış durumda. Müşteri etkinlikleri şirket içi iletişim ihtiyaçları veya yıllık şirket toplantılarında da canlı yayın ürünleri kullanılmakta. Ayrıca tiyatro veya konserler gibi sahne sanatlarında da canlı yayın prodüksiyonları aranır oldu.
Shootbetter.net: Bu tip canlı prodüksiyonların teknik yönden gereklilikleri nelerdir sizce?
Barış Kılınç / Medicast: Bütün bu prodüksiyon tiplerinde ortak bir konu var: Etkinliklerin çekimlerinde aynasız, DSLR veya giriş seviyesi camcorder’lar kullanılıyor. Bunun sebebi de prodüksiyonların ihtiyaçlarına hitap eden, yapılan işlere uygun, doğru fiyat aralığında bir stüdyo kamerasının bulunmaması. Stüdyoda ve canlı etkinlik ortamında aynasız, DSLR veya camcorder kamera kullanmak, operasyonel verimlilik anlamında kesinlikle ödün vermek demek.
DSLR ya da aynasız kameralar fotoğraf çekmek üzere üretildiği için bir stüdyo kamerasının özelliklerini sunamıyorlar. Bu özelliklerin en başında görüntüyü kolayca belirlemenize yarayacak büyük bir ekran var. Sonrasında ise profesyonel ses girişlerini arıyoruz. Bunun yanında tam boy bir HDMI bağlantısı da, güvenli ve sorunsuz bir canlı yayın stüdyo kamerası için olmazsa olmazlardan. “Tally” olarak tabir edilen yayın ışığı ve “Talkback” olarak da bilinen intercom; yani kamera ekibinin reji masasıyla çift yönlü olarak haberleşmesini sağlayan sistemler de yine temelde stüdyo kullanımı için tasarlanmamış kameralarda yer almıyor.
Tüketici seviyesi camcorderlarda ise bağlantılar için yine mini-HDMI girişlerini görüyoruz. Üst seviyelere çıkıldığında tam boy HDMI bağlantısı sağlayan modeller var ama SDI bağlantısına yalnızca yüksek maliyetli seçeneklerde ulaşabiliyoruz.
Canlı yayın esnasında tüm görüntülerin reji masasına geldiği noktada ise ihtiyaçlar görüntü kontrolü ve resim eşleştirme üzerine şekilleniyor. Burada da üçüncü parti kameraların sadece tek yönlü görüntü sinyali verdiğini ve bu anlamda gerçek bir bağlantıdan söz edemeyeceğimizi kolaylıkla söyleyebiliriz.
Shootbetter.net: Küçük prodüksiyonlara uygun bir stüdyo ve canlı etkinlik kamerasından neler bekleniyor?
Barış Kılınç / Medicast: Bütün üzerinden geçtiğimiz noktalar bize, ihtiyaç duyduğumuz kameranın resmini çizmeye başlıyor. Günümüze kadar stüdyo ve canlı yayın prodüksiyonlarında çalışması için yapılan kameralar yalnızca ana akım yayıncılık ortamları için tasarlanmıştı ve bu kameraların kurulumları için yüksek prodüksiyon bütçelerine ihtiyaç duyuluyordu. Uygun fiyat bandında, tam olarak yaptıkları işe ayrılmış bir stüdyo kamerası bulunmadığı için bu zamana kadar içerik üreticileri aynasız ve DSLR kameraları ya da giriş seviyesi camcorder’ları bir şekilde mevcut sistemlerine uyarlamaya çalıştı. Bu durum Blackmagic’in 2021 yılında çıkardığı Stüdyo Camera 4K Plus ve Pro modelleriyle değişiyor. Bu kameralar broadcast stili stüdyo ve canlı yayın özelliklerini daha küçük prodüksiyonlara taşımak için tasarlandı.
Shootbetter.net: Kameraların teknik özellikleri ve avantajları neler?
Barış Kılınç / Medicast: Blackmagic Pocket Cinema Camera’dan tanıdığımız 4K sensöre sahip kameralar ATEM Mini serisi resim seçicilerle uyumlu çalışabiliyor. SDI bağlantıları sunan Studio Camera 4K Pro modelinde ise ATEM ailesinin profesyonel yayıncılık ürünleriyle birlikte full 4K çalışabiliyorsunuz. Her iki model de HDMI üzerinden 4K çıkış verebiliyor. ATEM ailesinin tüm cihazlarıyla görüntü kontrolü, kayıt tetikleme, tally, talkback, PGM geri dönüşü gibi fonksiyonları kullanabilirsiniz.
Sensör 13 stop dinamik aralık sunuyor ve 400 ve 3200 ISO değerlerinde ikili bir şekilde doğal kazanç değeri sunarak gürültüsüz olarak çalışmaya imkân tanıyor. MFT lenslerle çalışan kameralar yüksek keskinlikli ve sinematik görüntüye sahip bir stüdyo çekimine olanak tanıyor.
Kameranın 7” ekranıyla görüntüyü çok kolay bir şekilde ayarlamak mümkün. Yine Pro modelinde bu ekranın parlaklığı 2000 nit seviyesine kadar çıkabiliyor. Bu sayede kamera dış mekanda da kullanıma uygun hale geliyor.
Harici olarak eklenebilen bir SSD diske 4K çözünürlükte 12-bit Blackmagic RAW çekim yapabilen Studio Camera 4K Pro ve Plus modelleri canlı yayınınızı mükemmel bir şekilde kaydetmenize olanak tanıyor. ATEM Mini ailesinin ISO uzantılı modelleriyle oluşturabileceğiniz canlı yayın projenizin DaVinci Resolve proje dosyası ile, 1080p H.264 kanal kayıtlarınızı kameraya yaptığınız harici kayıtlarla değiştirerek eşleyebilir, yayınınızdan kısa bir süre sonra 4K kalitesine sahip, color grading’i çok başarılı bir şekilde yapılmış ve istenmeyen bölümleri editlenerek kısaltılmış yayın kaydınızı farklı platformlarda değerlendirebilirsiniz.
Studio Camera 4K Pro modelinin sunduğu ek bir özellik de Studio Converter cihazıyla beraber çalıştığıında tek bir kablo üzerinden SDI bağlantısında sunulan kameranın tüm görüntü, ses ve kontrollerini aktif bir şekilde kullanırken, aynı zamanda cihaza güç vermeniz de mümkün. Bunu Blackmagic’in kendi protoklüyle birlikte gerçekleştirdiği bir video-over-IP teknolojisi olarak tanımlayabiliriz.
Shootbetter.net: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mıdır?
Barış Kılınç / Medicast: Sektöre DeckLink capture kartlarıyla adım atan, uygun fiyatlı RAW kayıt yapabilen kameralarıyla tanınan ve üstün yeteneklere sahip renk programı DaVinci’yi satın aldıktan sonra milyonların kullanımına açan Blackmagic Design markasının küçük çaplı canlı yayın gereksinimlerine yönelik olarak geliştirdiği çözümler ve paylaştığı bilgi birikimine erişmek gerçekten heyecan verici. Benzer ihtiyaçlar arttıkça, her markanın bu yönde geliştirip sunacağı çözümleri zamanla gözlemliyor olacağız.